Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam
VEYSEL DAYI
Köşe Yazarı
VEYSEL DAYI
 

DOĞRUYA DOĞRU

Gazetecilik, İlkeli ve objektif olmak kaydı ile cesaret ve doğruları söyleme sorumluluğu gerektirir. Dün iyi bugün kötü anlayışı ile kamuoyuna aktardığınız her haberden, her yorumdan sorumlu olmanız gerekir. İşte, Karabük’te yıllardır bu sorumluluğu taşıyan isimlerden bazıları Osman Semih Gülen, Mehmet Çetinkaya, , İlhan Alpboğa, Ali Aşar, ve Ergün Başkaya’dır… Son günlerde bir haber kentin gündemine öylesine oturdu ki bu hatırlatmayı yaparak girelim konuya dedik… Neydi konu;  Karabük Üniversitesi Rektörü Fatih Kırışık’ ın getirdiği belirtilen Eğitmenin sarf ettiği sözcükler üzerineydi.. Bu konuda Mehmet Çetinkaya, Ergün Başkaya ve Ali Aşar gerçekten sorgulayıcı, nükteli ve kamuoyunu bilgilendirici yazıları kaleme aldıklarını gördük, okuduk..Güldük.. Güldük, Vah KARABÜK’ÜM vah diyerek.. Yazılarında vurgulanan temel nokta: Bir üniversite rektörü, esas olarak üniversitenin akademik gelişimini, öğrenci memnuniyetini ve bilimsel üretimi artırmayı hedeflemelidir. Ancak Karabük Üniversitesi’nde öğrenci sayıları azalırken, akademik başarı konusunda belirgin bir ilerleme görülmezken, rektörlük makamının protokol adabı ve hitabet eğitimi gibi konulara odaklanması düşündürücüdür.(!).. Gazeteci büyüklerimin  yazılarında dile getirdiği, Karabük Üniversitesi her yıl öğrenci kaybederken, üniversitenin dünya sıralamalarında yükselmek bir yana durağan kalması ya da gerilemesi, yöneticilerin önceliklerini sorgulamamıza neden oluyor sorusuna dikkat çektim… Sonra  eğitimin kalitesinin artırılması, mezunların iş imkanlarının geliştirilmesi, üniversitenin akademik projelerle ön plana çıkması gerekirken, protokol kurallarına ve hitabet derslerine ağırlık verilmesi, asıl sorunların göz ardı edildiğini gösteriyor cümleleri de son derece nükteli, düşündürücü ve reeldi… Eğer akademik başarının artırılmasına odaklanılmazsa KBÜ;  Üniversitenin gelecekte daha büyük kayıplar yaşayacağını bugünden görememek acizliktir bize göre.. Bu anlamda bir gazetecinin görevi, kamuoyunun dikkatini gerçeklere çekmekse ve bu gazeteci büyüklerim bunu yaptıysa, bize feyz almak düşer… Bu yüzden kaleme aldıkları eleştiriler, üniversite yönetiminin ve Karabük kamuoyunun üzerinde düşünmesi gereken önemli gerçekleri içermektedir. Kimse kızmadan, DÜŞÜNMELİDİR…  Karabük hansa bu handan ne yolcular gelip geçmiştir, diyerek düşünürken DOĞRULAR üzerine birleşilmelidir.. Sonuç olarak, mesele yalnızca bir rektörün tercihleri değil, bir üniversitenin geleceğidir.  Eğer Karabük Üniversitesi gelişmek ve daha fazla öğrenciye ev sahipliği yapmak istiyorsa, önceliklerini yeniden belirlemek zorunda, Kentin bir bölümü ile kavgaya girmemelidir. #veyseldayı #doğruyadoğru
Ekleme Tarihi: 20 February 2025 - Thursday
VEYSEL DAYI

DOĞRUYA DOĞRU

Gazetecilik, İlkeli ve objektif olmak kaydı ile cesaret ve doğruları söyleme sorumluluğu gerektirir.
Dün iyi bugün kötü anlayışı ile kamuoyuna aktardığınız her haberden, her yorumdan sorumlu olmanız gerekir.

İşte, Karabük’te yıllardır bu sorumluluğu taşıyan isimlerden bazıları Osman Semih Gülen, Mehmet Çetinkaya, , İlhan Alpboğa, Ali Aşar, ve Ergün Başkaya’dır…

Son günlerde bir haber kentin gündemine öylesine oturdu ki bu hatırlatmayı yaparak girelim konuya dedik…
Neydi konu;  Karabük Üniversitesi Rektörü Fatih Kırışık’ ın getirdiği belirtilen Eğitmenin sarf ettiği sözcükler üzerineydi..
Bu konuda Mehmet Çetinkaya, Ergün Başkaya ve Ali Aşar gerçekten sorgulayıcı, nükteli ve kamuoyunu bilgilendirici yazıları kaleme aldıklarını gördük, okuduk..Güldük..

Güldük, Vah KARABÜK’ÜM vah diyerek..

Yazılarında vurgulanan temel nokta: Bir üniversite rektörü, esas olarak üniversitenin akademik gelişimini, öğrenci memnuniyetini ve bilimsel üretimi artırmayı hedeflemelidir. Ancak Karabük Üniversitesi’nde öğrenci sayıları azalırken, akademik başarı konusunda belirgin bir ilerleme görülmezken, rektörlük makamının protokol adabı ve hitabet eğitimi gibi konulara odaklanması düşündürücüdür.(!)..

Gazeteci büyüklerimin  yazılarında dile getirdiği, Karabük Üniversitesi her yıl öğrenci kaybederken, üniversitenin dünya sıralamalarında yükselmek bir yana durağan kalması ya da gerilemesi, yöneticilerin önceliklerini sorgulamamıza neden oluyor sorusuna dikkat çektim…

Sonra  eğitimin kalitesinin artırılması, mezunların iş imkanlarının geliştirilmesi, üniversitenin akademik projelerle ön plana çıkması gerekirken, protokol kurallarına ve hitabet derslerine ağırlık verilmesi, asıl sorunların göz ardı edildiğini gösteriyor cümleleri de son derece nükteli, düşündürücü ve reeldi…

Eğer akademik başarının artırılmasına odaklanılmazsa KBÜ;  Üniversitenin gelecekte daha büyük kayıplar yaşayacağını bugünden görememek acizliktir bize göre..

Bu anlamda bir gazetecinin görevi, kamuoyunun dikkatini gerçeklere çekmekse ve bu gazeteci büyüklerim bunu yaptıysa, bize feyz almak düşer…

Bu yüzden kaleme aldıkları eleştiriler, üniversite yönetiminin ve Karabük kamuoyunun üzerinde düşünmesi gereken önemli gerçekleri içermektedir.

Kimse kızmadan, DÜŞÜNMELİDİR… 

Karabük hansa bu handan ne yolcular gelip geçmiştir, diyerek düşünürken DOĞRULAR üzerine birleşilmelidir..
Sonuç olarak, mesele yalnızca bir rektörün tercihleri değil, bir üniversitenin geleceğidir. 

Eğer Karabük Üniversitesi gelişmek ve daha fazla öğrenciye ev sahipliği yapmak istiyorsa, önceliklerini yeniden belirlemek zorunda, Kentin bir bölümü ile kavgaya girmemelidir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve webtvhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.