Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

ŞARK CEPHESİNDE YENİ BİR ŞEY YOK

Gündem 12.07.2025 - 14:21, Güncelleme: 12.07.2025 - 14:43
 

ŞARK CEPHESİNDE YENİ BİR ŞEY YOK

İki üç yıldır pişirilmeye çalışan yemek, yenecek hale gelince birden masaya konuluverdi. Gözleri dolmayacak kadar aç olanlar hemen üşüştüler masaya. Güzel oyundu. Yani,  Şark Cephesinde yeni bir şey yoktu. Saçları özenle taranmış bakımlı kadınlarla, marka ayakkabılı gençler, oyunun  görünür  oyuncularıydı. Perde arkasındaki oyuncuları, oyunu kurgulayanları görmek mümkün olmadı. Ancak, bunların kim olduklarını tahmin etmek çok güç değil. PKK denilen kanlı terör örgütünün ardındaki güçleri cümle alem biliyor. Ama, kimse yüksek sesle ifade  etmiyor, edemiyor. Çünkü, ipi  tutan çok güçlü ve hep Türkiye'nin zayıf olmasını istiyor. Bağımsız ve güçlü Türkiye işlerine gelmiyor. Akılları fikirleri Sevr denilen paçavrada, Türkiye,; bölünsün, parçalansın, kendilerine muhtaç kalsın istiyorlar. Onun için de ülkemiz üzerinde oyun üstüne oyun karıyorlar. Geçtiğimiz 20 yıl içinde oynadıkları oyunlar, unutulmadı. Onlar, görevlerini yapıyorlar peki, onların maşası olanlara ne demeli. Ordunun ve devletin kurumlarını bu süre içinde alabildiğine bozdular. Ülkenin demografik yapısını bozdular. Körfez Savaşı sırasında açılan sınırlardan içeri girenlerin büyük bölümünün terör bataklığı içine girdiği  gerçeği ortada iken, Suriye'den ve diğer ülkelerden gelen milyonlarca kişi ile bu bozuluşu hızlandırdılar. İş başına geldiklerinde bitme noktasında olan terör yıllar içinde canları almaya devam etti. "Ayakkabı numaralarını bile biliyoruz" dedikleri, teröristlerin önünde kocaman devleti diz çöktürdüler. Şimdi, bunu büyük bir başarı gibi göstermeye kalkıyorlar. Belki de, dünyada ilk kez bağımsız bir devletin, bir terör örgütünün istekleri doğrultusunda anlaşmasına tanık oluyoruz. Gerçekten, güzel oyundu. Oyunu kurgulayan, işini iyi yapıyordu. İşin ilginç yanı, oyunun sonunda TBMM'nde 360 sayısının bulunmasına işaret ediliyordu. Gerçi yetkililer, bu "al-ver" süreci değildir derken, "AKP-MHP-DEM birlikte yürümeye karar verdik"  mesajıyla bilinç altındakini ortaya koyuveriyordu. Bu aslında, bir ihanetin belgesiydi. Geride, bebek ölümleri, baskınlar ve Türkiye Cumhuriyetine verilen milyarlarca zararlar kalıyordu. CHP'li belediyelere baskın üzerine baskın yapılırken, gündemden kaçırılan devasa sorunların arasında bu ihanetin gizlenmesi de  bir etken  olarak ortaya çıkıveriyordu. Oyun gerçekten güzeldi. Ancak, böyle bir oyun daha önce de oynanmıştı. 19 Ekim 2009 tarihinde, 34 terörist dağdan inip sınırlarımızı geçmiş  ve çadır mahkemelerinde yargılanarak, serbest bırakılmışlardı. İki gün önce oynanan oyun da bunun ikinci versiyonudur. Dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, " Terörle müzakere değil, mücadele edilir" diye özlü bir laf etmişti. Aradan yıllar geçti, devletin en üst kurumlarının yöneticileri, ne yazık ki, terörle müzakereyi başarı olarak sunuyorlar topluma. Kendileri balık hafızalı oldukları için toplumu da öyle sanabilirler. Toplum, yazıyor bunları bir kenara. Hep beleğinin bir köşesinde tutuyor. Zamanı gelince de hesabını sormaya hazırlanıyor. Slogan güzel. " Terörsüz Türkiye". Terörlü Türkiye isteyen mi var? Habur Rezaletinde giriş yapan 34 teröristten sonra gelen giden olmuş mudur?  Bu  açıklanmalıdır. 30 terörist silahlarını yakmışlar! Neden yakmışlar? Teslim etseler daha iyi olmaz mıydı? Silah yakımı bir ay sürecekmiş. Ne kadar silah varmış, ne kadar terörist varmış bunları bilen var mı? Bir Soysuz vardı bir zamanlar. "Kaç kişi olduklarını, nerede barındıklarını, ayakkabı numaralarını bile biliyoruz" diye masal anlatıyordu. Şimdilerde hiç sesi çıkmıyor. Kendisine Uluslararası Lider yakıştırmasını yaptıran zat, malumun ilanını yapmıştır dün. Kimin, kimlerle beraber oldukları ortaya çıkmıştır. Bu ülkede, kimse Kürtlere düşman değil. Karşı çıkılan, emperyalizmin kuklası olan ve yöre halkını isyana zorlayan bölücü örgütedir. O , örgüt ki, Kürt Çocuklarının kanını içen bir örgüttür. Taşerondur. Ülkenin, dört bir yanında, yurttaşlarımız, Anayasamızda yazdığı gibi eşit haklara sahiptir. Doğuda yaşanan sorunların katmerlisi, İç Anadolu, Ege, Karadeniz ve Akdeniz'de de yaşanmaktadır. Haksız, hukuksuz tutuklamalar, emeklilerin açlığa mahkûm edilmesi,  eğitimde, işe girmede, sağlıkta fırsat eşitliğinin olmaması yurdun dört bir yanı için geçerlidir.  Kısacası, örgütün açıklamalarından anlaşılmaktadır ki, yeni yeni ödünler verilmiştir. Bir ödün verildi mi, sonu kesilmez. Bunu, anlayacak yetenekte yöneticilerimiz yoktur ne yazık ki... AKP-MHP-DEM birlikte yürümeye karar vermişler. Bu aşamada, bu ülkenin kurucusu Cumhuriyet Halk Partisi'ne büyük görevler düşmektedir. Bölge halkını kırmamak için izlenen politika bir ölçüde doğrudur. Ama, CHP, bu kepazeliğin hiçbir  yerinde olmamalı, Recep Tayyip Erdoğan'ı, ömür boyu seçtirme çabalarını önlemenin yolunu bulmalıdır. Halkımızın, Andersen Masalları dinlemeye ihtiyacı yoktur.
İki üç yıldır pişirilmeye çalışan yemek, yenecek hale gelince birden masaya konuluverdi. Gözleri dolmayacak kadar aç olanlar hemen üşüştüler masaya.
Güzel oyundu.
Yani,  Şark Cephesinde yeni bir şey yoktu.
Saçları özenle taranmış bakımlı kadınlarla, marka ayakkabılı gençler, oyunun  görünür  oyuncularıydı.
Perde arkasındaki oyuncuları, oyunu kurgulayanları görmek mümkün olmadı.
Ancak, bunların kim olduklarını tahmin etmek çok güç değil.
PKK denilen kanlı terör örgütünün ardındaki güçleri cümle alem biliyor. Ama, kimse yüksek sesle ifade  etmiyor, edemiyor.
Çünkü, ipi  tutan çok güçlü ve hep Türkiye'nin zayıf olmasını istiyor.
Bağımsız ve güçlü Türkiye işlerine gelmiyor. Akılları fikirleri Sevr denilen paçavrada,
Türkiye,; bölünsün, parçalansın, kendilerine muhtaç kalsın istiyorlar.
Onun için de ülkemiz üzerinde oyun üstüne oyun karıyorlar.
Geçtiğimiz 20 yıl içinde oynadıkları oyunlar, unutulmadı. Onlar, görevlerini yapıyorlar peki, onların maşası olanlara ne demeli.
Ordunun ve devletin kurumlarını bu süre içinde alabildiğine bozdular.
Ülkenin demografik yapısını bozdular. Körfez Savaşı sırasında açılan sınırlardan içeri girenlerin büyük bölümünün terör bataklığı içine girdiği  gerçeği ortada iken, Suriye'den ve diğer ülkelerden gelen milyonlarca kişi ile bu bozuluşu hızlandırdılar.
İş başına geldiklerinde bitme noktasında olan terör yıllar içinde canları almaya devam etti. "Ayakkabı numaralarını bile biliyoruz" dedikleri, teröristlerin önünde kocaman devleti diz çöktürdüler. Şimdi, bunu büyük bir başarı gibi göstermeye kalkıyorlar.
Belki de, dünyada ilk kez bağımsız bir devletin, bir terör örgütünün istekleri doğrultusunda anlaşmasına tanık oluyoruz.
Gerçekten, güzel oyundu.
Oyunu kurgulayan, işini iyi yapıyordu.
İşin ilginç yanı, oyunun sonunda TBMM'nde 360 sayısının bulunmasına işaret ediliyordu. Gerçi yetkililer, bu "al-ver" süreci değildir derken, "AKP-MHP-DEM birlikte yürümeye karar verdik"  mesajıyla bilinç altındakini ortaya koyuveriyordu.
Bu aslında, bir ihanetin belgesiydi.
Geride, bebek ölümleri, baskınlar ve Türkiye Cumhuriyetine verilen milyarlarca zararlar kalıyordu.
CHP'li belediyelere baskın üzerine baskın yapılırken, gündemden kaçırılan devasa sorunların arasında bu ihanetin gizlenmesi de  bir etken  olarak ortaya çıkıveriyordu.
Oyun gerçekten güzeldi.
Ancak, böyle bir oyun daha önce de oynanmıştı. 19 Ekim 2009 tarihinde, 34 terörist dağdan inip sınırlarımızı geçmiş  ve çadır mahkemelerinde yargılanarak, serbest bırakılmışlardı.
İki gün önce oynanan oyun da bunun ikinci versiyonudur.
Dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, " Terörle müzakere değil, mücadele edilir" diye özlü bir laf etmişti. Aradan yıllar geçti, devletin en üst kurumlarının yöneticileri, ne yazık ki, terörle müzakereyi başarı olarak sunuyorlar topluma.
Kendileri balık hafızalı oldukları için toplumu da öyle sanabilirler.
Toplum, yazıyor bunları bir kenara. Hep beleğinin bir köşesinde tutuyor. Zamanı gelince de hesabını sormaya hazırlanıyor.
Slogan güzel. " Terörsüz Türkiye".
Terörlü Türkiye isteyen mi var?
Habur Rezaletinde giriş yapan 34 teröristten sonra gelen giden olmuş mudur?  Bu  açıklanmalıdır.
30 terörist silahlarını yakmışlar! Neden yakmışlar? Teslim etseler daha iyi olmaz mıydı? Silah yakımı bir ay sürecekmiş. Ne kadar silah varmış, ne kadar terörist varmış bunları bilen var mı?
Bir Soysuz vardı bir zamanlar. "Kaç kişi olduklarını, nerede barındıklarını, ayakkabı numaralarını bile biliyoruz" diye masal anlatıyordu. Şimdilerde hiç sesi çıkmıyor.
Kendisine Uluslararası Lider yakıştırmasını yaptıran zat, malumun ilanını yapmıştır dün. Kimin, kimlerle beraber oldukları ortaya çıkmıştır.
Bu ülkede, kimse Kürtlere düşman değil. Karşı çıkılan, emperyalizmin kuklası olan ve yöre halkını isyana zorlayan bölücü örgütedir. O , örgüt ki, Kürt Çocuklarının kanını içen bir örgüttür. Taşerondur.
Ülkenin, dört bir yanında, yurttaşlarımız, Anayasamızda yazdığı gibi eşit haklara sahiptir. Doğuda yaşanan sorunların katmerlisi, İç Anadolu, Ege, Karadeniz ve Akdeniz'de de yaşanmaktadır. Haksız, hukuksuz tutuklamalar, emeklilerin açlığa mahkûm edilmesi,  eğitimde, işe girmede, sağlıkta fırsat eşitliğinin olmaması yurdun dört bir yanı için geçerlidir. 
Kısacası, örgütün açıklamalarından anlaşılmaktadır ki, yeni yeni ödünler verilmiştir.
Bir ödün verildi mi, sonu kesilmez.
Bunu, anlayacak yetenekte yöneticilerimiz yoktur ne yazık ki...
AKP-MHP-DEM birlikte yürümeye karar vermişler. Bu aşamada, bu ülkenin kurucusu Cumhuriyet Halk Partisi'ne büyük görevler düşmektedir. Bölge halkını kırmamak için izlenen politika bir ölçüde doğrudur. Ama, CHP, bu kepazeliğin hiçbir  yerinde olmamalı, Recep Tayyip Erdoğan'ı, ömür boyu seçtirme çabalarını önlemenin yolunu bulmalıdır.
Halkımızın, Andersen Masalları dinlemeye ihtiyacı yoktur.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve webtvhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.