Bir Bayrak, Bir Dua, Bir Yemin İşte Orada TÜRKLÜK
Bir Bayrak, Bir Dua, Bir Yemin İşte Orada TÜRKLÜK
Bazı kelimeler vardır, ağızdan çıktığı anda kalbe dokunur. “Türküm” demek işte tam da böyledir. Bu söz, bir millete ait olmanın ötesinde; toprağa, bayrağa, ezana, geçmişe ve geleceğe sarılmaktır. Türklük; kuru bir tanım değil, yaşanmış bir kaderdir. Şehit kanıyla yoğrulmuş toprakların üstünde, anaların duasıyla ayakta kalan bir milletin onurudur.
Türklük Nedir?
Türklük; cepheye giderken “Vatan sağ olsun” diyen annenin gözyaşıdır. Çanakkale’de 15 yaşında toprağa düşen çocuğun kefensiz yatan bedenidir. Türklük; her sabah bayrak direğine çekilen al sancakta dalgalanan tarihtir. O bayrağın her kıvrımında bir Mehmetçik yatar, her rüzgârında bir yiğit ananın yakarışı duyulur.
Türklük; hür yaşamanın bedelini çok ağır ödemiş bir milletin adıdır. Yemen’de susuz kalan askerin duası, Sarıkamış’ta karla örtülen şehitlerin sessizliği, Afrin’de gece nöbeti tutan Mehmetçik’in gözündeki kararlılıktır Türklük…
Neden Önemlidir?
Çünkü Türklük unutturulmak istenmiş bir direniştir. Çünkü her milletin bir hafızası vardır ve bizimki, şehit mezar taşlarında, bayrak direklerinde, köy çeşmelerinde, dağlarda yankılanan marşlarda yaşar. Vatan hasretiyle yanan gurbetçimizin gözlerinde, “oğlum şehit oldu ama dik duracağım” diyen anaların dudaklarında Türklük vardır.
Bu değerleri yitirirsek; kim olduğumuzu, ne uğruna yaşayıp ne uğruna öleceğimizi de unuturuz. Bu yüzden Türk milliyetçiliği, sadece bir fikir değil, bir sorumluluktur. Mazlumun yanında durmak, vatan için yaşamak ve gerektiğinde canını vermektir.
Türk Milliyetçiliği Ne Demek?
Türk milliyetçiliği; yalnızca düşmana karşı değil, umursamazlığa, duyarsızlığa ve köksüzlüğe karşı verilen bir mücadeledir. Bu mücadele cephede değilse okulda, tarlada değilse laboratuvarda verilir. Bir Türk genci, kod yazarken de, şiir yazarken de, asker nöbetindeymiş gibi dikkatli, vatan borcundaymış gibi sorumlu olmalıdır.
Bir milletin büyüklüğü, tanklarıyla değil; dualarıyla, evlatlarıyla, bayrağına sarılan yiğitleriyle ölçülür. Ve biz biliyoruz ki; bu milletin adı Türk ise, onun kaderi de dimdik ayakta durmak, her şeye rağmen bir ve beraber kalmaktır.
Son Söz:
Vatan bir toprağın adı değil, uğruna ağlayan ananın, şehit düşen evladın, susup dua eden halkın ortak hikâyesidir. Türklük ise bu hikâyenin adı, bu acının şerefidir.
Her bayram sabahı dua eden nenelerin sesiyle, dağlarda nöbet tutan Mehmetçik’in yemininde, bir çocuğun elinde salladığı küçük bayrakta Türklük vardır. Biz işte bu yüzden, kimliğimizi asla unutmadan, Türklüğü sadece söyleyen değil, yaşayan ve yaşatan bir nesil olmak zorundayız.
Ve bir kez daha, yürekten:
Ne mutlu Türk’üm diyene!
https://strasam.org/yazar/arastirmaci-yazar-oktay-iyisarac
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.